

Eğitim Programları
Diksiyon Kursu
Spikerlik Kursu
Seslendirme Kursu
Oyunculuk Eğitimi
T.C. Milli Eğitim Bakanlığı
Başkent İletişim Akademisi
Devlet Tiyatroları Sanatçıları, TRT kökenli spiker – sunucular ile seslendirme sanatçıları ve dilbilimcilerden oluşan eğitim kadrosuyla, gerek Türkçe’yi güzel ve etkili konuşma becerisini, gerekse spikerlik, sunuculuk, seslendirme ve oyunculuk meslek becerilerini kazandırmak amacıyla 21 yıldır eğitim veren ve sektöre yüzlerce personel kazandırmış Milli Eğitim Bakanlığına bağlı özel öğretim kurumudur.

Eğitmenlerimiz

Mezunlarımız

Referanslar
Kanalların Tercihi
Mezunlarımızdan Haberler

Burcu Kaya

Çağla Demir

Cem Yiğit Üzümoğlu

Çiğdem Batur

Sultan Arınır

Kaan Yıldırım

Nevra Öner

Kaan Sevi

Tuğçe Saatman

Anıl Tetik

Gözde Kaya
Belki Türkiye için en iyi çare, TV ve radyo spikerlerinin bir Türkçe öğretim merkeziyle ilişki halinde olmasının sağlanmasıdır. Türkiye’de, Başkent İletişim Akademisi, dört başı mamur bir Türkçe odağı olur bence. Levent İnce’nin yetkinlikle yönettiği bu akademide dilimizi diksiyon, telaffuz, vurgu, entonasyon bakımından en güzel ve doğru kullanan profesyonellerden Rüştü Asyalı da uzman ve eğitmen olarak çalışıyor. Bir kelimenin, deyimin, terimin, ismin nasıl telaffuz edilmesini öğrenmek isteyen konuşmacılar, öğretmenler, spikerler, sunucular, öğrenciler böyle bir merkeze danışabilseler, Türkçe’nin hatasız kullanımı gerçekleşir belki. (21.04.2006)
Prof.Dr. Talat S. Halman
T.C. İlk Kültür Bakanı
Bilkent Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Başkanı
Kurumsal Eğitimler

Sabancı Holding
Diksiyon eğitimlerinde Başkent İletişim'i tercih etti.

Zorlu - Vestel
Diksiyon eğitimlerinde Başkent İletişim'i tercih etti.

Aselsan
Diksiyon eğitimlerinde Başkent İletişim'i tercih etti.

BP Petrol
Diksiyon eğitimlerinde Başkent İletişim'i tercih etti.

Swissotel
Diksiyon eğitimlerinde Başkent İletişim'i tercih etti.

Anadili, birey için sadece duygu, düşünce ve isteklerini bildirmek amacıyla kullandığı bir araç değil, aynı zamanda onu, içinde bulunduğu toplumun bir üyesi yapacak, toplumla özdeşleştirecek, ona sosyal kişilik kazandıracak bir araçtır.
Bilim bilmeye, sanat yapabilmeye dayanır. Bu olgunun bilincine varmış birey, doğru, akıcı, rahat ve güzel konuşmanın, yetinin ötesinde öğrenmeye dayalı bir sanat olduğunu anlamakta güçlük çekmez.
Toplumumuzda en çok eleştirilenlerin başında, iletişim becerisindeki eksiklik gelmektedir. Türkiye’de ulusal, kablolu, bölgesel ve yerel televizyon kuruluşlarının sayısı 250’nin üzerindedir. Ulusal, bölgesel ve yerel radyoların sayısıysa 1000’i bulmaktadır.
2016 verilerine göre, 9 ulusal kanalda yayınlanan dizi film sayısı 50’yi bulmaktadır. Ayrıca, 2016’da 100’ün üzerinde sinema filmi çekilmiş, 2017 yılının ilk 4 ayındaysa bu sayısı 70’leri bulmaktadır. Bir dizi ya da sinema filmi projesinde, kamera önü ve arkasında en az 60 kişilik ekip görev almakta, bazılarında bu kadro 200’lere kadar çıkabilmektedir. Kaldı ki, sözü edilen rakamlar, bölüm bölüm değişen figüranların ve yardımcı oyuncuların sayısı değerlendirilmeden hesaplanmıştır. Bu kadar geniş bir sektörü oluşturan sinema ve dizi oyunculuğu her geçen yıl cazibesini arttırarak gelişmektedir.
Sinema ve dizi film yapımcıları ve yönetmenlerinin, gerek eğitimli, gerekse kendini seslendirebilen oyuncu adaylarına öncelik verdiği doğaldır.